Dünyada birçok kişinin şikâyetçi olduğu yanak bölgesindeki beze, ciddi bir sorunun işareti olabilmektedir. Yanakta beze, ağzın iç bölgesinden doğru çıkmaktadır.

Yanakta bezenin oluşum nedeninin mikrobik olduğu düşünülürse, enfeksiyon tedavi edildikten sonra ortadan kalkacaktır. Ancak lenfoma ya da cilt kanseri nedeniyle oluşmuşsa mevcut hastalığın tanısının konması ve tedavi sürecinin başlaması gerekmektedir. Beze genellikle vücutta deri altındaki kas dokusu arasında hızlı bir şekilde büyüyen, top şeklinde ve elle dokunulduğunda fark edilebilen yağ dokularına verilen isimdir. Diğer hücreler gibi büyüyüp çoğalabilir, bu nedenle dikkat edilmesi ve takip edilmesi gerekir.

Yanakta beze bazen genetik nedenlerle de oluşabilmektedir. Genellikle 20 ve 40'lı yaşlarda görülmektedir. Yanak bölgesinde oluşan bezeler için alınabilecek önlemlerden biri diş hekimlerinin kontrolleridir. Rutin olarak yapılan diş kontrolleri sırasında gelecekte yanakta bezeye neden olabilecek etkenler önceden saptanabilir ve müdahale edilebilir.

Ağız ve yanağın dış bölümü sürekli temiz ve hijyenik olmalıdır. Dişlerin düzgün fırçalanması ve temizleyici losyonlar ile ağzın temiz tutulması bu hususta önemlidir. Birçok diş hekimi, yanakta bezenin ağız kanserine neden olmasından dolayı özellikle iki hafta içerisinde iyileşmeyen bezeleri dikkate almalıdır. Ayrıca yılda bir kere ağız kanseri muayenesi yapılması gerekmektedir.

Alkol ve sigara gibi alışkanlıklar ve yerine tam oturmayan takma dişler, yanakta beze oluşumuna neden olabilir. Bazen de dişlerin keskin kısımları bezeye neden olabilir.

Yağ bezesini sivilce gibi sıkmak doğru değildir. Yanakta gelişen bezeler hekim kontrolünde temizlenebilir. Kendi başımıza sıkmak, çevresinde bulunan kapsülün patlamasına ve deri altına dağılan yağ dokusuna karşı vücudun tepki göstermesine neden olabilir, bu da enfeksiyon meydana getirebilir. Bu durumda antibiyotik tedavisine başlanır ve neticede o bölgede çukurlar oluşabilir. Bu nedenle kendi başımıza yanaktaki beze ile uğraşmamalıyız.

Yanakta beze için hemen cerrahi müdahale gerekmez. Kanser şüphesi oluşturan etkenler yok ise ve boyutu 1-2 cm'den küçük ve büyüme olmuyorsa sadece takip edilmesi yeterlidir. Yanakta beze ya da şişkinlik halsizlik, iştahsızlık ya da anemi gibi bulgular gösteriyor ise hastanın tetkik edilmesi ve gerekli görülürse cerrahi bir müdahale gerekebilmektedir. Bezenin kendiliğinden yok olma ihtimali çok düşüktür, bu sebeple bezelerin dışarıdan müdahale ile alınması gerekmektedir.

Eğer hasta ameliyat yolunu tercih etmiyorsa, milyum adı verilen ve yüzde oluşan bezelerin tedavisinde de kullanılan cilt bakım ürünleri, buhar ile gözenek genişletme ya da lazer metotları ile deri üzerinden kaldırma şeklinde yapılır. Bu uygulamalara lipom tedavisi adı verilir.

Geçmiş olsun.